Cumartesi bir arkadaşımın düğün davetiyesini teslim almak için onunla buluştuk. 9. ayın içinde olan İştar'ı bir kafede bizimle beraber masada stabil tutmak artık ne mümkün! Elindeki oyuncağıyla kimseye bulaşmadan mama sandalyesinde oturup oynama süresi maksimum 5 dakika! Bu noktada vardiya sistemi devreye giriyor: yani 10 dakika baba bebeği alıp etrafta dolanıyor, o sırada anne arkadaşıyla sohbet ediyor; sonra anne bebeği devralıp, baba sohbete devam ediyor vs. Arka masada oturanların yanındaki 5-6 yaşlarında bir kaç çocuk, etrafta sürekli kovalamaca oynayıp gülüp eğlenirken,İştar'ın dikkatle onlara bakıp takip ettiğini farkettim. Zaten genelde İştar'ın diğer bebekler ve çocuklara olan ilgisi yaşıtlarına göre daha fazla galiba.Sağda solda karşılaştığımız bebekler daha ne olduğunu anlayamadan İştar hemen onlara doğru hamle yapıp,sevinç çığlıklarıyla varlığını belli ediyor.
Kafeden kalkıp yakınlardaki kitap fuarını ziyaret edelim dedik.Elbette algıda seçicilik sonucu bana fuarda çok fazla çocuk kitabı varmış gibi geldi! Ancak subjektif olmayan bir başka mevzu ise fuarda çocuk/bebek kitabı basan yayın evlerinin çoğunda içeriğin dini öğelerle bezenmiş olmasıydı. 365 Güne Dua, Ayşegül Namaz Öğreniyor,Yunus'un Duası vs gibi isimlere sahip kitapların bolca ve her yerde teşhir edilmesi beni oldukça şaşırttı.Galiba ağaç yaşken eğiliyor gerçekten de!
İştar'a uygun olabileceğini düşündüğüm -ama içinde dini öğeler olmayan- bir sürü kitap aldım.Aldıklarım daha çok İştar'ın renkleri, karşıtlıkları yada bir objenin sürekliliğini görebileceği tarzda çok kalın kartona basılmış eğitici kitaplar. Açıkçası İştar'ın şimdiye kadar kitap yada eğitici kartlarla ilişkisi daha çok kenarını yeme yada buruşturup sağa sola fırlatma şeklinde oldu. Ama yine de denemekten hiç vazgeçmedim,umarım bir gün kedi nerede soruma bir yanıt alabilirim.
Aldıklarımın arasından İştar'ın ilgisini çeken ve gerçekten faydalı olduğunu düşündüğüm bir kitap olursa mutlaka paylaşacağım
Hiç yorum yok:
Yorum Gönder