3 Haziran 2013 Pazartesi

Ve Artık Köpekten Korkuyoruz

Boşuna dememişler fobiler kişinin  hatırlamasa dahi yaşadığı bazı travmatik olaylar sonucu kendini koruma içgüdüsünden gelişir diye.Hafta sonu İştar Hanım için yine gündem yoğundu. Cumartesi babasıyla beraber şirket pikniğine gidip, çalışanların arasında kucaktan kucağa dolaştı, oradan da babası onu Marmariç köyüne götürdü.Eve döndüklerinde saat 9 u geçmişti.Yemek,banyo derken cuup yatak! Cumartesi günü ben onlarla değildim, neredeyse tüm gün baba kız günü olarak geçti.
Pazar ise niyetimiz İştar'ı denizde sokmaktı.Bikiniler, şapkalar,güneş kremleri hazırlandı, biz de mayolarımızı giydik ancak hanım efendi gündüz uykusundan bir türlü uyanamadı. Evden çıkış saatimiz 3'e geliyordu neredeyse.Urla'da bir şeyler yemek için buluşmuş arkadaşlara uğrayıp oradan da denize gideriz dedik ancak arabadan dışarı adımımızı atar atmaz havanın oldukça serin olduğunu farkettik. Eh, denize girme planı oracıkta bahçede mangala ve biraya döndü tabi.
Ve gittiğimiz o güzel bahçenin sakinlerinden iri beyaz bir köpek sayesinde İştar kızım artık köpeklerden korkuyor. Köftelerin kokusunu alan köpek etrafta dolanmaya başladı. İştar her köpek görüşünde yaptığı gibi inanılmaz heyecanlandı, parmağıyla onu işaret etmeye başladı. O sırada mama sandalyesinde oturuyordu.Derken köpek birden bire havlamaya başladı ve İştar korkudan resmen titredi! Önce bi durdu, durumu anlamaya çalıştı ve salya sümük ağlamaya başladı.
Aşıdan aşıya ya da böyle çok nadir anlarda ağlayan kızımın gözyaşlarına hiç dayanamıyorum. Neyse bir süre sonra sakinleşti sakinleşmesine ama artık köpeklere karşı sevgi dolu hatta elmayra kıvamındaki İştar gitmiş, yerine köpekten korkar olan bir bebek gelmişti.Köpeğe bakmak dahi istemiyordu.
Sonraki durağımız olan yakın bir yerde oturan arkadaşlarımızın da yaşlı ama çok sevimli üstelik boyut olarak daha küçük bir köpekleri var. Julyet, havlamıyor ancak yaşı çenesine mi vurmuş ne, konuşur gibi sesler çıkarıyor. Maalesef İştar Julyetin yanında  da rahat edemedi. OK, Julyet etrafında dolanmadığı sürece rahatça emekliyor ancak  ne zaman Julyet  İştar'a doğru hamle etse, normalde sevinç çığlıkları atıp bir de Julyet' in kuyruğunu çekecek olan İştar panikleyip, ağlayıp hemen onu almamız için kollarını kaldırıyor.Cidden korkuyor,yaşadığı telaş yüz ifadesinden ve çıkardığı seslerden belli oluyor.
Oysa daha bir gün önce başka bir köpekle ne güzel oynamışlar babasının dediğine göre.
Umarım zamanla bu fobisi geçer de İştar kızım çok sevdiği köpeklerle (yani havhavlarla ) yeniden barışır.

Hiç yorum yok:

Yorum Gönder